Perşembe, Mart 28, 2024
Semercioglu Zeytincilik
Ana SayfaÇevreİklim krizi gelecekte yaşamı derinden etkileyecek

İklim krizi gelecekte yaşamı derinden etkileyecek

Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliği yaptığı Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı 3. Belediyeler Buluşması’nda birçok uzman ve akademisyen iklim krizi ve etkilerini ele aldı. Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı 3. Belediyeler Buluşması, Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliğinde Bursa’da gerçekleşti.

Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliğinde Bursa Akademik Odalar Birliği Yerleşkesi’nde yapılan Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı 3. Belediyeler Buluşması’nda, iklim krizinin sağlığa, gıda ve tarım sektörüne etkileri ele alındı.

Alınacak önlemlerin süreci yavaşlatacağına dikkat çeken uzmanlar, gelecekte insanlığın olumsuz koşulların etkilerini derinden yaşayacağına dikkat çekti.

CHP Genel Başkan Yardımcıları ve 7 CHP’li belediye başkanının ,Bursa’dan Doğader ile Ayvalık’tan Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilcisi’nin katıldığı buluşmada başkanlar, deneyimlerini ve iklim eylem planlarını paylaştı.  Alınacak önlemlerin süreci yavaşlatacağına dikkat çeken uzmanlar, gelecekte insanlığın olumsuz koşulların etkilerini derinden yaşayacağına dikkat çekti.

               Küresel bir sorun olan iklim krizi tehdidi giderek büyürken, CHP’li belediyeler bu sorunla mücadelede ortak bir eylem planı oluşturmak için harekete geçti.

Karşıyaka Belediyesi’nin iklim değişikliğini ve dünyanın geleceğini tehdit eden bu krize karşı yerel yönetimler düzeyinde yapılması gerekenleri konuşmak, konuya ilişkin bir yol haritası belirlemek amacıyla öncülük ettiği “Yerel Yönetimlerde Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı-Belediyeler Buluşması”nın üçüncüsü, Nilüfer Belediyesi ev sahipliğinde Bursa’da gerçekleşti.

               Bursa Akademik Odalar Birliği Yerleşkesi’nde düzenlenen buluşmaya CHP Genel Başkan Yardımcıları Seyit Torun, Ali Öztunç, Ahmet Akın ve Prof. Dr. Lale Karabıyık, CHP Bursa Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Orhan Sarıbal, Erkan Aydın, Yüksel Özkan, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay ile Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı Suat Yalnızoğlu, CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Bozbey ile CHP ve İYİ Parti il yönetimleri, akademisyenler ve çevre gönüllüsü vatandaşlar katıldı.

Panelin ev sahibi olarak açılış konuşmasını yapan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, iklim krizinin hayatın her alanını etkileyen bir konu olduğuna dikkat çekti. Küresel ısınma, ekolojik dengenin bozulması ve kuraklığın yavaş yavaş kendini hissettirmeye başladığını ifade eden Başkan Erdem, “Bugün bizi bekleyen iklim krizi, temelde insan hatasından kaynaklanıyor. Eğer toplumların bunu fark etmesini sağlayabilirsek, bu gidişi değiştirebiliriz. Krizi durduramasak da, şiddetini azaltabiliriz” dedi.

Nilüfer’de bu konularda farkındalık oluşturmak için özel bir çaba sarf ettiklerini söyleyen Başkan Erdem, günümüzde tarımın stratejik öneme sahip olduğunu belirterek Nilüfer Belediyesi olarak bu konuda yaptıklarını paylaştı. Üretime destek çabaları sürerken, iklim krizi hakkında farkındalık oluşturacak çalışmalar da yaptıklarını belirten Başkan Erdem, atık yönetimini geri dönüşümü esas alan bir anlayışla yürüttüklerini söyledi.

 Kompost ünitesi, bitkisel atık yağların ve atık pillerin toplanması, hava ve su kalitesi ölçümleri, karbon ayak izinin azaltılması için park ve yeşil alanların artırılması ve bisiklet yolu ağının genişletilerek halkın bisiklet kullanımına teşvik edilmesi gibi çalışmaları da anlatan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Türkiye’de ilk kez bir belediye olarak Yenilenebilir Enerji Üretim Kooperatifi’ni kurduklarını da sözlerine ekledi.

Başkan Erdem, 1 megavat kapasiteli Arazi Tipi Güneş Enerji Santrali kurma hazırlığı içinde olduklarını da anlatarak şu sözlerle çağrıda bulundu: “Bunlar bizim çabalarımız, yapılacak çok şey var elbette. Son söz olarak diyorum ki dünya hepimize yeter, akıl ve bilimin ışığında, doğa ile barışık yaşarsak, üretime yönelir kendi potansiyelimizi hayata geçirirsek tüm krizleri aşabiliriz”

CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca da, bundan sonraki dönemlerde yenilenebilir enerji ve iklim konusunun kendisini çok daha fazla hissettireceğini belirterek, böylesine önemli bir toplantının gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.

               Küreselleşmeyle birlikte dünyanın tehdit altında olduğunu belirten CHP Bursa Milletvekili Prof. Dr. Yüksel Özkan, “Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin, iklim ve yenilenebilir enerji alanındaki farkındalık oluşturan örnek projeleri ve halkı bilinçlendirmeye yönelik çalışmaları bu noktada çok önemli. Bu konuda uluslararası iş birliği şart” diye konuştu.

               CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın, Rusya ve Ukrayna savaşıyla birlikte yenilenebilir enerjinin öneminin çok daha iyi anlaşıldığını, Türkiye’nin iddialı bir iklim kriziyle eylem planını uygulamaya koyması halinde milli gelirinin yüzde 7 oranında artacağına dikkat çekerken, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu da, çağın en önemli sorunlarından birisinin iklim krizi olduğunu, dünyanın insan eliyle her geçen gün yok edildiğini ifade etti. Kayışoğlu, “Doğayla uyumlu bir şekilde yaşamayı, üretmeyi ve tüketmeyi öğrenmemiz gerekiyor” dedi.

               CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık da, dünya ülkelerinin büyüme stratejilerinde geleneksel anlayışın yanında artık sürdürülebilir kalkınma temasının olduğunun altını çizdi. Karabıyık, yerel yönetimlerin çalışmalarının yanında üniversite ve sanayi iş birliğinin de önemini vurguladı. 

               Enerji ve Alt Yapı Projelerinden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın da, konuşmasında dünyanın geleceğinin enerji ve iklim olduğuna dikkat çekti. Nilüfer Belediyesi’nin 2016 yılında Türkiye’deki ilk enerji kooperatifini kurma çalışmalarının içinde yer aldığını anlatan Akın, bu uygulamadan sonra iktidarın, enerji kooperatifleriyle ilgili düzenleme ve değişiklik yaptığını söyledi. Yaşanabilir bir dünya için hem enerji hem de tarımda sürdürülebilirliğin şart olduğunu belirten Akın, enerji verimliliğinin önemine de değindi.

               Doğa Hakları ve Çevre Politikalarından Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Ali Öztünç da iklim krizinin gıda ve ekonomik krizi tetiklediğini belirterek merkezi idarenin yapması gerekenleri muhalefetin yaptığını söyledi ve “Maalesef hükümet, çevre konusunda çok duyarsız” diye konuştu.

               Yaşanılan konforun bedelinin ağır olduğuna dikkat çeken Yerel Yönetimlerden Sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun da, belediyelerin iklim ve eneri kriziyle ilgili yoğun bir çaba içinde olduklarını ifade etti.

CHP’li belediyelerin merkezi iktidarın çözüm bulmadığı pek çok soruna el attığını söyleyen Torun, “Belediyelerimiz, geleceği planlıyorlar. CHP’li belediyeler tarımda, enerjide, çevrede varlar, yenilenebilir enerji konusunda, temiz enerjiyi üretebilmek için yoğun çaba içindeler. Bugün iklim krizi çok büyük değilse, CHP’li belediyeler sayesinde” diye konuştu.

 Buluşmada yer alan belediye başkanları da şimdiye kadar iklim kriziyle mücadele için hayata geçirdikleri projeleri ve bundan sonra yapmayı planladıkları projeleri paylaştı.

İklim değişikliği ve sürdürülebilir enerji için Başkanlar Sözleşmesine imza koyduklarını belirten Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, bu kapsamda yaptıkları çalışmalara sivil toplumu da dahil ettiklerini söyledi. Avrupa Birliği’nin çevre ve iklim kriziyle mücadele için ortaya koyduğu hedefleri Bodrum’da gerçekleştirmekte kararlı olduklarını belirten Aras, akıllı şehir ve dijitalleşmenin, enerji verimliliği ile karbon emisyonunu azaltma noktasında önemli olduğuna değindi. Aras, bu kapsamda Bodrum’da yaptıkları çalışmaları paylaştı.

               Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı da, “Kadıköy Belediyesi dünyanın ortak sorunu haline gelen küresel iklim krizi ile mücadeleye yönelik Sürdürülebilir Enerji ve İklim Adaptasyon Eylem Planlarını 2018 yılında hazırladı ve 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını yüzde 40 oranında azaltmayı taahhüt etti” diye konuştu.

Yağmur suyu ve gri suların yeniden kullanımına yönelik başlattıkları projeyi anlatan Odabaşı, Atıksız Yaşam Dükkanı, Atıksız Yaşam Sokağı, Kent Bostanları gibi projeleri hakkında bilgi verdi.

               Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay da ilk yapılacak işin su, enerji ve gıda krizini yönetmek olduğunu belirterek, yer altı su rezervlerinin kullanımı,  tarım alanlarının çoğaltılması, iklim dostu gastronomi anlayışının genişletilmesi gibi konular olduğunu belirtti. Tugay,  kent içinde tarımın hayal olmadığını belirterek, “Doğru yönetilirse kent içinde tarım başarılı olur. En iyi örnek Hollanda” diye konuştu.

               İklim kriziyle mücadele için karşı eylem planını hazırladıklarını ifade eden Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de, “Bu hedefle, yeşil alanları 2024 yılına kadar kişi başına 19 metrekareye çıkarma hedefimiz var. Ayrıca bisiklet yolu ağımız giderek büyüyor. Bu konuda Türkiye’de ikinci ilçeyiz.  Çocukları, gençleri,  iklim krizi konusunda bilinçlendirecek çalışmalar yapıyoruz” diye konuştu.

               Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay da CHP’li belediyeler olarak birbirlerinden örnek aldıkları iyi uygulamaları kentlerinde hayata geçirdiklerini belirtti. Akay, Seyhan’da önceliğin tarım olduğunu belirterek, tarımda enerji tasarrufu sağlamak için geliştirdikleri projelerden bahsetti.

               İklim krizi konusunda şimdiden önlem alınmazsa çok geç kalınacağı uyarısında bulunan Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin,  yeşil alan konusunda en fakir ilçe olan Şişli’de yeşil alan oluşturmak için yaptıkları çalışmaları anlattı. Keskin, okulların bahçelerindeki betonları kırarak buralarda öğrenciler için bostanlar oluşturduklarını anlattı. Tepebaşı Belediye Başkan Yardımcısı Suat Yalnızoğlu da Türkiye’de akıllı şehir projesini hayata geçiren ilk belediye olduklarını belirterek akıllı binalarla ilgili bilgi verdi.

               Açılış bölümünün ardından yapılan oturumların ilkinde; Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın moderatörlüğünde, iklim krizinin sağlığa etkileri ele alındı. Gezegenimizin yeni bir çağa doğru sürüklendiğini belirten Prof. Dr. Pala, “Pandemi dönemi insan ilişkilerini ve hayata bakış açısını değiştirdi. Küresel ısınma ve iklim krizi insan hayatını derinden etkileyecek. Isınma sonucu dünyada görülmeyen ısı dalgaları karşımıza çıktı. Doğal afetler ortaya çıkıyor.

 İçinde olduğumuz iklim krizinin doğrudan ve dolaylı olarak sağlık etkileri var. İklim krizinin gelecek 20 yılda en fazla etkileyeceği 20 ülke arasında Türkiye de var. Bulaşıcı hastalıklar, iklim olayları hayatımızı derinden etkileyecek. Yaşlılar, çocuklar, açık hava çalışanları, evsizler bu etkilerden daha fazla etkilenecek. Tabi bunun yanında birçok canlı zarar görecek ve doğal dengede de bozulmalar olacak. Yerel yönetimlerin bu konuda duyarlı olarak önlemler almaları gerekir” dedi.

               Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çevre Sağlığı Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz da panelde iklim krizine yol açan nedenler ve yerel yönetimlerin sorumluluklarını ele aldı. Tahminlere göre dünyada hava sıcaklıklarının hızla artış göstereceğini ifade eden Yavuz, “Gelecekte olumsuz etkileri yakından hissedeceğiz. Metan gazı salınımı ısınmayı arttırıyor. Bu salınımı 3’te bir oranında azaltmak gerekiyor. Emisyona katkı yapan ülkeler önlem almalı. Ama krizi fırsata çevirmeye çalışan ülkeler var. Çin kapitalist mantıkla hareket ederek önlem konusunda duyarsız davranıyor.

Veriler 2100 yılında dünyanın 4.8 derece daha ısınacağını gösteriyor. Maalesef iyiye gitmiyoruz ve önlem alınmaya başlarsa kötü gidişat ancak yavaşlar” diye konuştu.

               Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Üyesi Doç Dr. Özge Karadağ da iklimin sağlık etkileri ve politika önerilerine değindi. Sağlıkta eşitsizliğin etkilerini vurgulayan Karadağ, “İklim krizi kolay önlenebilecek bir konu değil. Önlem alarak ancak yavaşlatabiliriz. Sağlık eşitsizliği dünyanın her yerinde var. Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre, çevre ve yaşanan ortam toplum sağlığını birinci derecede etkiliyor. Bu konuda yerel yönetimlere büyük sorumluluklar düşüyor. Sağlık sistemi toplum sağlığının bir bölümünü oluşturuyor. Asıl önemli olan çevre ve yaşam koşulları. Pandemi bize çok fazla şey öğretti” şeklinde konuştu.

               Buluşma kapsamında yapılan bir diğer oturumda ise, iklim krizinin gıda ve tarım sektörüne etkileri tartışıldı. Prof. Dr. Erkan Yaslıoğlu moderatörlüğünde yapılan oturuma; CHP Bursa Milletvekili ve CHP Tarım Politikaları Başdanışmanı Orhan Sarıbal, Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üresi Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ile Gıda Mühendisi Doç. Dr. Bülent Şık konuşmacı olarak katıldı.

İklim krizinde doğru adımlar atarak sorunun çözülebileceğine dikkat çeken Sarıbal, “Olaya iki açıdan bakmak gerek. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin temel sorumlusu politika ve politikacılardır. Küresel kapitalist ve sömürü düzen de baş etkenlerdendir.

 Bu temel konuları ciddi şekilde değerlendiremezsek yapılan işlerin kıymeti olmayacaktır. Yaşanan olumsuz etkilerden en çok yoksul toplumlar ve sivil halk etkilenecek. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra büyük kalkınma ve sanayileşme modeli çevreyi kirletti.

İnsanların kâr ve hırsı toplumu etkileyecek şekle geldi. Sorunlara ciddi şekilde bakılmazsa tarım alanları etkilenecek ve gıda krizi artacak. Pandemi bize çok şey öğretti. Tüm doğal kaynaklara sahip çıkmalıyız” dedi.

               Toprak haritalamasının önemine değinen Prof. Dr. Aksoy ise, “Toprak, su, hava eşittir yaşam. Bunlardan biri eksik olursa tarımsal üretim olmaz. Bu sürdürülebilirliği sağlamak için yaşamın en temel unsurlarından biri iyi toprak yönetimidir. Yeni kanun çıktı ve toprakların haritalanması vurgulandı. Bugüne kadar uygulama birkaç ilde uygulandı.

İklim krizinden gıda erişilebilirliği açısından olumsuz etkilenmemek adına toprakları doğru yönetmek ve doğru tarım uygulamaları yapılmalı. Nilüfer Belediyesi toprak haritalaması ve analizlere önem veren kurumdur” dedi.               

               Doç. Dr. Bülent Şık da iklim krizinin gıda ve beslenme krizine etkilerine değindi. Sorunun çok geniş boyutlu olduğunu vurgulayan Şık, “2015 yılında Dünya Sağlık Örgütü hedef koymuştu. Raporda gıda güvencesine erişmede ciddi tehditler olduğu ve beslenme krizinin toplumları derinden etkileyeceği yer aldı.

Sağlıklı beslenmede gıda erişim hakkı çok önem taşıyor. Son bir yıldaki gıda krizine bakarsak bu durum gelecekte de ciddi sorunlara yol açacak” diye konuştu.

               Buluşmanın son oturumunda ise, sürdürülebilir enerji ve iklim eylem planı çerçevesinde kentlerimizin durumu ele alındı. Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu moderatörlüğünde gerçekleşen oturumda; Bodrum Belediyesi adına Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Karşıyaka Belediyesi adına Doç. Dr. Emel Karakaya Ayalp, Nilüfer Belediyesi adına İklim ve Enerji Uzmanı Önder Algedik ve Tepebaşı Belediyesi adına Prof. Dr. Erol Nezih Orhon sunum yaptı.

HABER : BÜLENT ÖZGEN

RELATED ARTICLES
- Advertisment - YURT LOJİSTİK Gazete

Most Popular

Recent Comments