Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde faaliyet gösteren bir beton firmasının düzenlediği deprem gerçeği “Türkiye ve Japonya arasındaki farklar” konulu sempozyumda konuşan Japon deprem uzmanı Yüksek İnşaat Mühendisi Yoshinori Moriwaki; Türkiye’nin en büyük depreminin İstanbul’da olabileceğini söyledi.
Depremden korunmak için kentsel dönüşümün önemine dikkat çeken Moriwaki, bunun için devlet, hükümet, millet ve inşaat firmalarının ortak hareket etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Moriwaki seminerdeki konuşmasında Türkiye ile Japonya’nın aynı depremleri yaşadığını ve aynı deprem acısını çektiğinin anlattı.
Öğretmenler Mahallesi’ndeki bir oteldeki seminerde geçen yıl aralık ayında Kahramanmaraş’ta katıldığı bir programda Doğu Anadolu Fay Hattının kırılmaya başladığını ve Kahramanmaraş’ı de etkileyebileceğini söylediğini ifade etti.
Türkiye’deki fay hatlarının domino gibi sırayla harekete geçtiğini aktaran Moriwaki, seminerde Elazığ’da 1939’da, 1941’de Tokat’ta, ardından doğudan batıya sırasıyla depremlerin domino taşı gibi ilerlediğini ve son olarak 1999 yılındaki Gölcük, Adapazaı, İzmit depremine kadar geldiğini anlattı. buna bakıldığında ise Marmara Bölgesinin tehlike altında olduğunun altını çizdi.
Seminer sonrası gazetecilere açıklama yapan Moriwaki, Türkiye’nin olası depremlerden en az hasarla çıkabilmesi için devlet, hükümet, belediye, inşaat şirketleri, millet olmak üzere herkesin ortak hareket etmesi gerektiğini dile getirdi.
Öncelikle mevcut binaların kentsel dönüşüm ile güçlendirilmesi gerektiğini belirten Moriwaki: “Şu ana kadar yaşanan küçük depremlerden dolayı çıkmak istemeyen olabilir ama ilerdeki depremi düşünüp, bunu kabul edip yapmak lazım. Kentsel dönüşüm yapılırken yumuşak zeminli yerden başlamak lazım. Zemin sertse bina kötü de olsa fazla sıkıntı olmuyor.” dedi.
Kuzey Anadolu Fay Hattının harekete geçmesi sonucu İstanbul depreminin olma ihtimalini diğer uzmanların yüzde 60 olarak tahmin ettiğini ancak kendisinin ise bu oranın yüzde 70’ten fazla yüzde 80 civarı olacağını tahmin ettiğini söyledi.
Moriwaki konuşmasına şöyle devam etti: “Özellikle boğazdan girişten güneye 20 kilometre ilerideki noktadan Silivri tarafından, Çanakkale tarafından gidiyor. Kuzey Anadolu Fay Hattının kuzey kolu var. O kuzey kolunun bu noktası tehlikeli olduğunu düşünüyorum. Kimse ne zaman olacağını söyleyemez ama bir gün gelecek bu deprem için şimdiden herkes bunu kabul ederek az hasarla atlatmak için hazır olmak lazım. Hep beraber devlet, hükümet, belediye, okullar ve her aile beraber hareket ederse hasarı yüzde 70 azaltabilir.”
EDREMİT KÖRFEZİNDE YAKIN ZAMANDA DEPREM BEKLENMİYOR
Edremit Körfezi’nde yakın bir zamanda deprem beklenmediğini de kaydeden Moriwaki: “Bu bölge için deprem Bursa’dan sonra gelebilir. Burası için hemen gelir diye düşünmüyorum. Gelecekse de deprem 5- 6 şiddetinde küçük deprem şeklinde olur diye düşünüyorum. İstanbul’da ise 7, 7.5 büyüklüğünde deprem olabilir hatta faylar beraber hareket ederse 7.9 ‘a kadar olabilir. Türkiye’nin en büyük depremi olabilir. Deprem denizin içinde olursa tsunami olabilir. Tsunaminin yüksekliği ise 1 ile 3 metre arasında olabilir. Onun için depremden sonra deniz kenarında kesinlikle toplanılmasın mümkünse deniz seviyesinden 3 metre yukarıda toplanmak lazım.” şeklinde konuştu.
Semineri organize eden iş insanı Erman Uysal ise şunları söyledi: “Ülkemizin gündemi hızlı değişiyor ama bir deprem ülkesiyiz. Deprem gerçeğiyle yaşıyoruz. Bunu ülkemizin, ilimizin, ilçelerimizin gündeminde tutmak hepimizin bir sorumluğu. Bunu böyle düşünerek bugünkü etkinliğimizi planladık.”
